İster düzenli hat
taşımacılığı olsun isterse de düzensiz hat taşımacılığı şeklinde olsun, bir
limandan başka bir limana sürekli olarak yük taşıyan gemi mürettebatı
vakitlerinin büyük çoğunluğunu denizde geçirmektedir. Bu sebeple denizcilerin
çalışma koşullarını izolasyon ve hareketlilik terimleriyle ifade etmek yanlış
olmayacaktır. Denizcilik ayrıca yüksek risk grubuna dahil olan işler arasında
yer almaktadır. Dünyada en çok denizci arzının sağlandığı ilk beş ülke
sırasıyla Çin, Filipinler, Endonezya, Rusya ve Ukrayna olmuştur.
Küresel olarak denizci açığı tahmininden ötürü denizcilik
kariyerinin özendirilmesi, tanıtılması, denizcilik eğitiminin
yaygınlaştırılması kalifiye ve yetkin işgücünün sağlanması açısından önem
taşımaktadır. Österman ve Osvalder (2015) denizcilerin karşı karşıya kaldıkları
sonuçları kaza/yaralanma, operasyonel rahatsızlıklar ve refah başlıkları
altında toparlamıştır. Çalışmada bu sonuçlara neden olan faktörler şu şekilde
sıralanmaktadır:
· Kimyasallar:
Toksik ve kansorejen materyallere maruz kalma sonucu ölüm veya akut veya kronik
hastalıklar.
· Gürültü:
Gürültüye bağlı işitme kaybı, uyku bozuklukları.
· Titreşim:
Kaymalara ya da düşmelere neden olan gemi hareketleri; daha düşük bilişsel
performansa neden olan tüm vücut titreşimleri ve yorgunluk; vasküler, nörolojik
ve kas-iskelet sistemi bozukluklarına neden olan el-kol titreşimleri.
· Çalışma yeri
düzeni: Kaymalara ve düşmelere neden olan kötü tasarım.
· Çalışma
duruşları: Yorucu çalışma duruşları sonucu ve kas-iskelet sistemi bozuklukları.
· Otomasyon: Dikkat
ve bilişsel taleplerin artmasına neden olan karmaşık teknoloji; daha az etkili
izlemeye yol açan makinelere aşırı güven; teknolojik araçları kullanırken kötü
kararlar sonucu deniz kazaları.
· Akıl Sağlığı:
Kötü performansa, kazalara ve zihinsel bozukluklara katkıda bulunan psikososyal
faktörler; intihar oranlarının denizciler için yüksek bulunması.
· İş Stresi:
Denizde çalışmak büyük oranlarda stresle ilişkilidir; özellikle başkaları ile
ilişkiler ve ev / iş arayüzü; birçok kadın denizci cinsel taciz yaşamaktadır ve
kendilerini güvende hissetmemektedir.
· İletişim: Durum
bilinci eksikliği ve kötü ekip çalışması; gemide ve denizde sosyal ilişkiler;
yabancı dil problemleri; ortak dil eksikliği izolasyon duygularına katkıda bulunabilir.
· İş Tecrübesi:
Yetersiz eğitim ve kısa vadeli sözleşmeler operasyonel rahatsızlıklara ve
yüksek kaza oranlarına katkıda bulunur.
· İş Organizasyonu:
İş ve dinlenme saatlerinin zayıf organizasyonu, yorgunluğa ve yalnız çalışmaya
neden olur. Bir taraftan zorlayıcı koşullar altında görevlerini yerine getiren
denizciler diğer taraftan hiyerarşik bir yapı içerisinde çalışmaktadırlar.
Gemilerdeki yönetim kadrosunu gösteren grafiğe göre, beyaz yakalılar Zabitan olarak görev alırken, mavi yakalılar ise Tayfa olarak tanımlanmaktadır. Tayfa olarak tanımlanan gemi adamları Güverte Lostromosu, Makine Lostromosu, Gemici, Yağcı, Aşçı ve Kamarot yeterliklerindeki gemi adamlarıdır. Gemide çalışan tüm personele mürettebat denilmektedir
Aile, eş ve çocuklardan uzun süreli olarak uzak kalma,
kişilerarası ilişkilerde kısıtlama, katı bir şekilde belirlenen hiyerarşik
yapılar ve uzun vadeli izolasyon denizcilerde güçsüzlük hissi ile beraber
toplum ve kültüre yabancılaşmayı beraberinde getirmektedir. Peki bu kadar
olumsuzluğa rağmen denizci olmanın ardında yatan motivasyonlar nelerdir?
Sunulan iyi maaş ve ödenekler en önemli motivasyon kaynağı olarak sayılabilir.
Denizcilik kısa zamanda birçok yerin görülebileceği, heyecan verici
mesleklerden biri olarak sayılmaktadır. Ayrıca bir süre denizde çalıştıktan
sonra karada kariyere devam etme şansının olması da sayılabilecek diğer
motivasyon kaynaklarından bazılarıdır
Yorumlar (0)
Yazıya ilk yorumu siz yazarak düşüncelerinizi diğer kullanıcılarla paylaşabilirsiniz.